Sarsıntının üzerinden üç ay geçmesine rağmen bölgeye hâlâ bir aile sıhhati merkezi yapılmadı

Türk Tabipleri Birliği (TTB) Aile Hekimliği Kolu (AHEK), sarsıntı bölgesinde vazife yapan aile doktorları ile çevrimiçi yaptıkları anket çalışmasının sonuçlarını açıkladı. Raporda zelzelenin üzerinden üç ay geçmesine rağmen birinci basamak sıhhat hizmetlerinin kâfi ve faal bir biçimde sunulamadığına dikkat çekilerek “Depremzede olan meslektaşlarımız sıkıntılarıyla baş başa bırakılmıştır” denildi.

YÜZDE 80’İ EVSİZ

Anketten elde edilen datalara nazaran sarsıntı bölgesindeki sıhhat çalışanlarının yüzde 80’inin hâlâ barınma sorunu yaşadığı, çalışanların lakin yüzde 1’inin ruhsal takviye alabildiği, sarsıntının üzerinden üç ay geçmesine rağmen yıkılan ASM’lerin yerine yeni ASM binaları yapılmadığı, hala aşılama, kanser tarama, üreme sıhhati, laboratuvar hizmetleri, hamile ve çocuk izlemleri yapılamadığı vurgulandı. Türk Tabipleri Birliği Aile Hekimliği Kolu’ndan yapılan açıklamada, “50 günde 1000 yataklı hastane yapmakla övünen Sıhhat Bakanlığı’na geçen 90 günde neden bir aile sıhhati merkezi bile yapamadığını, sıhhat çalışanlarının inançla barınabileceği bir misafirhane bile yapmayı neden tercih etmediğini tekrar soruyor, yetkilileri misyonlarını yapmaya davet ediyoruz” denildi.

ÇALIŞMA YÜKÜ FAZLA

Hatay’da aile hekimliği yapan Dr. Seyhan Yılmaz, sarsıntı bölgesinde vazife yapan aile tabiplerinin problemlerini Cumhuriyet’e anlattı. Yılmaz, aile doktorlarının barınma sıkıntısına dikkat çekerek “Barınacak yerimiz yok. Sıhhat çalışanları için aileleri ile birlikte yaşayabilecekleri konteyner kent kurulabilir” dedi. Yeni ASM’ler yapılması tarafında de bir hazırlığın bulunmadığını belirten Yılmaz, “Aile doktorlardan 24 saat kesintisiz hizmet vermelerini bekliyorlar. Kaldıkları yerin paklığını bile kendileri yapıyorlar. Hem çalışma yükü fazla hem barınma sorunu var. Temel sorun yaşanılabilir konut tipi bir konteyner muhtaçlığının karşılanmamış olması” diye konuştu.

RAPORDA ÖNE ÇIKAN BAŞLIKLAR

• Birinci basamak kurumları enkaz altında kalmış ve bu enkazın kaldırılması yükü sıhhat çalışanlarına bırakmıştır.
• Göç nedeniyle bir yandan gelir kayıpları yaşanırken öbür yanda çok iş yükü ortaya çıkmaktadır.
• Bölgedeki aile tabipleri maddi ve manevi olarak büyük kayıplar yaşamaktadır.
• Aile bütünlüğü, güzelleşme ve toparlanma imkânı için sıhhat çalışanlarına vilayet dışı tayin hakkı sağlanmalıdır.
• İl içi ve vilayet dışı ağır göç nedeniyle aşılama, hamile çocuk izlemi, özel sıhhat gereksinimlerinin takibi için bölge temelli bir tertibe geçilmelidir.
• Bölgede çalışan meslektaşlarımız depremzededir. Yakınlarını, hastalarını, işyerlerini kaybetmişlerdir. Süreksiz ve fonksiyonsuz önlemler yerine, depremzede sıhhat çalışanlarını dinleyen tahlil tekliflerine kulak veren anlayışa gereksinim var.