Muğla Büyükşehir Belediye Lideri Osman Gürün’den Okluk Koyu’ndaki inşaata reaksiyon

20 yıl hekim olarak ve 20 yılı aşkın müddettir de Belediye Lideri olarak Muğla’ya hizmet ediyorsunuz. Size ne söz ediyor Muğla, nasıl tanımlarsınız?

Anadolu medeniyetlerinin izlerini coğrafyasında, sevgi, müsamaha ve güler yüzlü anlayışı insanlarında yaşatan bir kentte yaşıyoruz. Muğla burada doğanlar için ve sonradan gelip, görüp, beğenip yerleşenler için vazgeçilmez bir kent. Yaşanacak ve yaşanılacak bir kent olan Muğla çocuklarımıza bırakacağımız en hoş mirasımız. Muğla, Karya ve Likyalılardan günümüze bize emanet olan, verimli toprakları ile halkını doyuran, eşsiz hoşlukları ile de kendine hayran bırakan, Atatürk’ün izinde, özgürlüklerin ve demokrasinin kenti.

Muğla’nın en çok korunmaya gereksinimi var. Rantın dişlileri kemirmeye başlamış bile cennet toprakları. Neler yapıyorsunuz korumak için?

1480 kilometre eşsiz kıyı uzunluğu, yüzde 68 orman varlığı ve 13 bin 247 kilometrekare yüzölçümü içerisinde korunması gereken hassas alanları ile Muğla özel bir coğrafya. Ülkemizin her karış toprağı üzere Muğlamızı korumak için de kanunların bize verdiği yetkileri ve hizmetlerimizi sonuna kadar kullanıyoruz. Etraftan başlarsak katı atık sistemli depolama tesisleri ile Muğlamızın çöp sıkıntısını çözüyor, yabanî depolama alanlarını da rehabilite ederek tabiata kazandırıyoruz. Çöpten elektrik üretiyoruz. Geri dönüşüme ehemmiyet veriyoruz. Büyükşehirlerde birinci olan hizmetimizle kıyılardan teknelerimizle atık topluyoruz.

Karbon, su ayak izi ve iklim değişikliği azaltalım projelerini de Muğlamızda hayata geçirdik. Yenilenebilir güçten bilhassa güneş gücünden yararlanıyor, tesislerimizi güneş panelleri ile donatıyoruz. Toprağımızı, mahallî tohumumuzu korumak için projeler üretiyoruz. Büyükşehir olduğumuzda 13 ilçe belediyemizle 1/25.000 ölçekli nazım imar planını oybirliği ile kabul ederek Muğla’nın kılavuz planını meclisimizden geçirdik. Hükümet tarafından yapılmak istenen imar değişikliklerine de kanunların bize verdiği ölçülerde itirazlarımızı yapıyor, gerekli alanlarda tüzel çabamızı veriyoruz. Bilhassa kıyılarla ilgili planlamalarda bakanlığın aldığı kararların etrafa uygun olmaması durumunda itiraz yetkimiz var.

Muğla’yı korurken ne üzere pürüzlerle karşılaşıyorsunuz?

Büyükşehir yasası bütüncül kararlar alabilmek, vatandaşa daha faal hizmet götürebilmek için çıkarıldı. Muğla’nın Büyükşehir Belediyesi olması avantajını tüm Muğla’yı planlayabilme açısından altyapıda, ulaşımda hizmetlerimizle kullanıyoruz. Yalnız imar konusunda birçok yetki yerelde değil ne yazık ki bakanlıklarda. Kararlar Ankara’da alınarak Muğla’da uygulanıyor. Mahallî yöneticilere sorulmadan imar değişiklikleri yapılıyor ve güzelim koylar imara açılıyor. Halbuki karar düzeneği yerelde olmalı, merkezi hükümet ise bu işin sıkı kontrolünü yapmalı.

Geniş bir alanı etkileyecek

Okluk Koyu’ndaki Cumhurbaşkanına ilişkin saray çok tartışılıyor. Bu husustaki fikirleriniz?

Okluk Koyu’na değil vatandaş hiç kimse yaklaştırılmıyor, hava fotoğraflarından gördüğümüz kadarı ile yemyeşil ormanın içerisinde beton bir kale yükseliyor. Yazlık sarayın muhtaçlık olup olmaması tartışmalarını bir kenara bırakarak etrafa verilen zararın vicdanları kanattığını ve bu alan için imar değişikliği yapıldıktan sonra ne yazık ki geniş bir alanda kıyıların katledileceğini söyleyebiliriz. Okluk Koyu’nda sit derecesi düşürülen alanın 20 hektarlık kısmında “kamu hizmet alanı” emelli imar planları etraf ve şehircilik bakanlığınca onaylanmıştır. Sit derecesi düşürülen 20 hektarlık alan imara açılarak 40 bin metrekare ve 4 katlı bina yüksekliğinde inşaat yapma hakkı verilmiştir. Etrafındaki yerleşim ünitelerinde en fazla 2 kat yapılaşma hakkına sahiptir. Verilen inşaat hakkı, betonlaşma ve tabiatın katledilmesidir. Kelam konusu alanda planlanan kamu hizmet alanı büyüklüğü ve yapılaşma yoğunluğu prestijiyle bölgenin doğal-ekolojik yapısını etkileyici niteliktedir.

Gökova Körfezi’nin harika kıyıları ile ilgili çok sayıda marina planı yapıldığı tez ediliyor. Koylarda otel projeleri var. Siz Büyükşehir olarak nasıl gayret ediyorsunuz?

Muğlamızda Akyaka, Turunç, Akbük üzere koyların da yer aldığı Gökova Körfezi’ndeki sit alanları daraltılarak imara açıldı. Yani sit alanlarında yapılan değişikliklerle Gökova Körfezi’nde geniş bir alanda hatta denizin içine kadar yapılaşma, marina yapılabilecek hale getirilmiştir. Büyükşehir olarak bu bahiste gerekli girişimlerimizi yaptık, davalar açtık. Vatandaşlarımız her şeyin farkında. Geri dönüşü olmayan etraf tahribatı yaşanabilir. Muğlalı bu hususta ne yapacağını, yansısını nasıl göstereceğini çok düzgün bilir.

Muğla devasa topraklara sahip bir ilimiz. Büyük ve dağınık coğrafyanın her alanına yol, su altyapı yatırımlarını taşımanın zorlukları nedir? Bütçenizi nasıl ayarlıyorsunuz?

Özellikle altyapı hizmetleri yazlık nüfusumuz olan yaklaşık 4 milyon nüfusa nazaran yapılıyor. Nüfusunun tamamına yakını merkezde yaşayan vilayetlerden farklı olarak Muğla’da nüfusu yüz bini geçen 5 ilçemiz var. Bu da altyapı, yollar, su, kültür merkezleri üzere birçok hizmetin kesim parça götürülmesi manasına geliyor. Bütçenizi, işgücünüzü, vaktinizi buna nazaran ayarlamak zorundasınız. Muğla’yı 6 hizmet bölgesine ayırdık. Vatandaşlarımızın en uygun hizmeti alması için ehemmiyet ve aciliyet sırasına nazaran projelerimizi belirledik. Örneğin birinci devrimizde 2300 km yol çalışmasını Muğla genelinde tamamladık. Güç bir coğrafya olsa da Muğlalı hemşerilerimiz hizmetin en uygununu hak ediyor.

Toprağını satma eserini sat

Turizm kenti olarak bilinen Muğla bir tarım kenti birebir vakitte. Siz kırsalda üretip kıyıda tüketmek mottolu bir projeyi hayata geçirdiniz. Tarımı ve kooperatifleri destekleyen tarafınız çok konuşuluyor…
Eskilerin tabiri ile “Adam diksen adam çıkar” topraklara sahip Muğla’da kooperatiflerle tarımı geliştirmek, kırsal kalkınmayı artırmak ve ülkemizin ve Muğlamızın kazanması için projelerimizi hayata geçirdik. “Kırsalda Üret Kıyısalda Tüket” sloganımızın gayesi Muğla nüfusunun yüzde 60’ının kırsalda yaşaması, kıyısal Muğla’nın da dayanılmaz bir pazara sahip olmasıydı. Kırsalda yaşayan Cet toprağını satmayacak, göç etmeyecek, tam tersine kırsal geliştikçe kıyısaldan kırsala göç yaşanacak.
Ülkemiz ziraî manada her geçen gün geriye giderken, her şeyi ithal ederken Muğlamızda Büyükşehir Belediyesi olarak üreticimizin yanında olan projeler ürettik. Lokal Tohum Ulusal Güç dedik lokal tohum merkezimizi kurduk. 780 lokal tohumu envanterimize ekledik. Birebir vakitte lokal tohumlarımızı Kriyoprezervasyon ve Doku Kültürü Laboratuvarı’mızda eksi 198 derecede dondurarak yüzyıllar boyunca saklayabiliyoruz. ‘Toprağını satma eserini sat’ dedik, yem bitkisi, fidan, mera projesi, koku vadisi projesi, meyve zerzevat kurutma tesisi projelerini hayata geçirdik. Kooperatiflerle işbirliği yaparak 15 milyon alım garantili çiçek üretimi gerçekleştirdik. Koku Vadisi projesi için de kooperatifimizle imzaları attık, Muğla’nın dağlarında ovalarında açan, koku vadisinde fidelerini ürettiğimiz bitkilerden kekik, adaçayı, nane, biberiye, mercanköşk, limonotundan yağ, kozmetik eserler, sabun üzere pazar hissesi eserler üretilecek.

Sizi en çok keyifli eden hizmetiniz nedir desem?

Vatandaşlarımızın sıhhati için hayata geçirdiğimiz projeler, vatandaşlarımızdan aldığımız geri dönüşler örneğin onların sağ olun demesi ve çalışanımızı aileden biri olarak görmesi, güvenmesi bizleri çok keyifli ediyor. Muğlamızın çöp problemini çözdüğümüz Katı Atık Nizamlı depolama tesisleri de uzun yıllar kentimize hizmet edecek olması nedeni ile bizleri memnun eden hizmetlerimizden. Muğla’nın ziraî üretimi ve üreticilerimiz için hayata geçirdiğimiz projeler lokal tohum merkezi, Tarım laboratuvarı, meyve zerzevat kurutma tesisi Muğlalı hemşerilerimizi mutlu, bizleri keyifli eden hizmetlerimiz.