Eski AYM raportörü Ali İstek Aydın, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın adaylık tartışmalarına noktayı koydu: ‘Rejim mi değişti!’

Eski Anayasa Mahkemesi Raportörü Ali İstek Aydın, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın adaylık tartışmaları ve işleyecek yasal süreci Cumhuriyet’e anlattı.

Yüksek Seçim Heyeti (YSK) sürecinin bu üzere tartışmalarda son safha olduğunu söyleyen Aydın, “Anayasa kararları çok açık. İfadeyi gerçek okumak gerekir. Karar ‘bir cumhurbaşkanı’ sözüyle başlamıyor. ‘Bir kişi en fazla iki sefer cumhurbaşkanı olabilir’ deniyor. ‘Kişi’ göndermesiyle evvelki seçimlerin neye nazaran yapıldığı tartışmasının manası kalmıyor. Bu kural, 2017 anayasa değişikliğinin kuralı değil. Daha evvel de vardı. Buradan hareketle mevcut cumhurbaşkanının, iki defa cumhurbaşkanlığı yaptığı için Meclis seçimleri yenileme kararı almazsa vaktinde yapılacak ya da daha erken tarihte yapılacak seçimde tekrar aday olması olanaksız” dedi.

“HUKUKSAL DEĞİL”

İktidarın yürüttüğü yeni rejim tartışmasını da eleştiren Aydın, “Türkiye Cumhuriyeti 1923’ten bu yana devam ediyor. Yönetimsel olarak yürütme organı içinde yapılan değişiklik, ‘Yeni rejime geçtik’ manasına gelmez. Münasebetiyle adaylık tartışmasına girmek ve ‘eğer olursa’ diye tartışmaya devam etmek, devamın hukukî olmadığı manasına gelir. Siyasetin, aday olması mümkün olmayan birinin adaylığına karşı anayasadaki tüm demokratik yolları, daha hukuka sıra gelmeden kullanması ve demokratik çabayı göstermesi gerekiyor” sözlerini kullandı.

Tüm tartışmalara rağmen müracaatın gerçekleşmesi durumunda işleyecek sürece de değinen Aydın, “Başvuruyu yapılan makamın, kurumun bunu denetlemesi gerekir. Bir kişinin cumhurbaşkanı adayı olup olamayacağına ait ön kontrolü yapacak ve aday listesinin kesinleştirileceği makam YSK’dir” tabirlerini kullandı.

Ali İstek Aydın

“İTİRAZ EDİLEMİYOR”

YSK’nin yapısı üzerinden yaşanan tartışmalara değinerek “‘YSK zati cumhurbaşkanının emrinde’ demek, öbür bir yanlışı getiriyor. Birebir YSK seçimleri yapacak, seçimleri yönetecek ve denetleyecek. Madem bu türlü bir niyet var, mevzuyu buralara taşımamak ve öncesinde çözmek gerekiyor” diye konuştu. YSK’nin adaylık başvurusunu reddedebileceği ya da kabul edebileceğini aktaran Aydın, YSK’nin başvuruyu kabul etmesinin akabinde aday listesinin kesinleşeceğini ve seçim sürecine girileceğini söyleyerek “Oradaki karar kesin. Bu bahiste itiraz edilemiyor. YSK aday listesini ilan ettiği anda kesin hale geliyor” dedi.

“ASIL SORUN, AÇIKÇA ADAY OLAMAYACAĞI BİLİNEN BIR ADAYIN, ADAY YAPILMASIDIR”

Yargı makamlarının içtihat değişikliğine gidebileceğini ve sonradan ortaya çıkacak yollarla adaylığa ve cumhurbaşkanı seçimine yönelik hukuk sürecinin yürütülebileceğini vurgulayan Ali İstek Aydın, “‘Adaylık da seçime girmesi de uygun değil’ üzere bir yol ortaya çıkarsa, mazbatanın geri alınması kelam konusu olur. YSK kararlarına itiraz edilemese de hukuk yolu her vakit açık. Demokratik hukuk devleti içinde seçimden sonra itiraz yolu ortaya çıkarsa, anayasanın hak arama özgürlüğü her vakit açık. Seçimden sonra dahi bununla ilgili hukuksak hak arama yolları denenebilir. Fakat asıl sorun, açıkça aday olamayacağı bilinen bir adayın, aday yapılması sıkıntısıdır. Ondan evvel tedbir alınmazsa sonradan denetiminin yapılması ve sonuç alması güç olabilir” ihtarında bulundu.