Altı muhalefet partisinden, ‘imza yetkisi’ tartışmaları için ‘kriz yok’ iletisi

6’lı masanın güçlendirilmiş parlamenter sisteme geçiş süreciyle ilgili tekliflerini açıklamaya başlaması ve artık cumhurbaşkanlığı adaylığı konusunu ele almaya başlayacağını duyurması üzerine siyaset kulisleri hareketlendi.

HDP’nin de kendi cumhurbaşkanı adayını açıklayacağını söylemesi, “Muhalefet, cumhurbaşkanlığı seçimlerinde ne yapacak” sorusunu gündeme getirdi.

Gelecek Partisi Genel Lideri Ahmet Davutoğlu’nun, “Cumhurbaşkanı ister içeriden ya da dışarıdan olsun, genel liderler karar süreçleri içerisinde imza yetkisine sahip olarak bulunacaklar” kelamları ile “Cumhurbaşkanı aldığımız kararları kabul etmezse kriz çıkar. Seçimler yenilenir” açıklamasını yapması da muhalefetin geçiş süreciyle ilgili önerdiği idare formuna ait soru işaretlerine neden oldu.

6 partinin kurmayları tüm bu tartışmaları Cumhuriyet’e kıymetlendirdi.

CUMHURİYET HALK PARTİSİ: “SEÇİMİ BİRİNCİ TIPTA ALACAĞIZ”

CHP kurmayları, HDP’nin kendi adayını çıkarmak istemesini “normal” karşılıyor. CHP’de “HDP’nin kendi ittifakı var. Bu nedenle kendi adayını çıkartması da çok olağan. Fakat onların aday çıkartması, onların seçmeninden oy alamayacağımız manasına gelmez. Bu seçimin birinci tıpta biteceğini, üç aday çıksa bile 13. cumhurbaşkanının altılı masanın adayı olacağını düşünüyoruz. HDP’nin aday çıkartması masanın dışında bir konu” yorumları yapılıyor. Davutoğlu’nun “Kriz çıkar” açıklamasına da değinen CHP kaynakları, “Biz esasen kriz çıkmaması için şimdiden ortak program, geçiş süreci yol haritası üzere çalışmaları açıklıyoruz. Bunları şimdiden çalıştıktan sonra niçin kriz çıksın?” değerlendirmesinde bulunuyor.

GELECEK PARTİSİ: “HDP MASAYI ETKİLEMEZ”

Gelecek Partisi kaynakları da cumhurbaşkanı adayının yüksek bir ihtimalle 6 önderden biri olacağını söyleyerek “Biz de bu 6 başkandan biri yetkilerini masada oturan genel liderlerle paylaşacağını söylüyoruz. Bunda yanlış olan ne? Cumhurbaşkanı her mevzu hakkında elbette müsaade istemeyecek. Lakin idarede ortak akıl kullanılacak” diyor. “Bir kriz çıksa bile bugüne kadar nasıl çözdüysek tekrar o denli çözeceğiz” diyen Gelecek Partililer, HDP’nin aday çıkarması konusuna ait de Davutoğlu’nun, “Masayı etkilemez” kelamlarını yineliyor.

SAADET PARTİSİ: “İZİN İSTEMESİ YANLIŞSIZ OLMAZ”

Saadet Partisi kaynakları, Davutoğlu’nun imza yetkisi açıklamasıyla ilgili, netleşmiş bir karar alınmadığını söylüyor. Bu hususta 30 Ocak’ın beklenmesi gerektiğini söyleyen kaynaklar, “Cumhurbaşkanının hareket ederken müsaade alması üzere bir durum esasen hakikat olmaz. Bunu önermeyiz. 6 partinin ortaklaştığı program netleştikten sonra 30 Ocak’ta açıklanmış olacak. Ondan sonra beşerler ne önerdiğimizi görmüş olacak. Şu anda tek tek sorular üzerinden yorumlar yapılmış oluyor” diyor.

İYİ PARTİ: “MASANIN KARARI DEĞİL”

İYİ Parti kaynakları “Davutoğlu’nun teklifinin kendi önerisi olduğunu ve 6’lı masada idare formuna yönelik bu türlü bir karar alınmadığını” belirtiyor. Parti kurmayları, “Cumhurbaşkanı dışında anayasada imza yetkisi olan yok. Bunun dışında bir usul yanlışsız değil. Türkiye’nin ortak akılla yönetileceğini biz de söylüyoruz. Bunun metodu de 30 Ocak’ta açıklanacak” değerlendirmesini yapıyor. Öte yandan, tüm partiler, geçiş sürecinde nasıl bir idare önerdikleri sorulduğunda, 30 Ocak’ı işaret ediyor.

DEMOKRAT PARTİ: “HALKI DAVUL ÜZERE GÖRÜYORLAR”

Demokrat Parti kurmayları ise Davutoğlu’nun “imza yetkisi” açıklamasına ait, “Masada geçiş süreciyle ilgili farklı görüşler vardı. 6’lı masanın asıl yol haritası 30 Ocak’ta açıklanacak. Her parti kendi içinde bir yorum yapıyor. Asıl durum 30 Ocak’ta netleşmiş olacak” değerlendirmesini yaparken her partinin hükümet programı konusunda da farklı teklifler sunduğu anımsatılıyor. Demokrat Parti kaynakları, “6’lı masanın ruhu esasen farklı tekliflerin bir ortaya gelmesinden oluşuyor. 30 Ocak’ta hepimizin hazırladığı ortak programı herkes görmüş olacak. İktidardan gelen tenkitleri görüyoruz. Onlar vatandaşı davul, kendilerini tokmak olarak gördükleri için diyorlar ki ‘Bir davul altı tokmakla çalınmaz’. Demokraside halk ile yöneticiler ortasında davul, tokmak bağı yoktur. Biz eline tokmağı alanın yurttaşa davula vurur üzere vurduğu tek adam rejimini eleştiriyoruz. Demokrasi içinde de ülkeyi uzlaşıyla yöneteciğimizi, tek adam çıkartmayacağımızı söylüyoruz. Bunun ayrıntılarını da 30 Ocak’ta paylaşacağız” görüşü lisana getiriliyor.