42 işçinin hayatını yitirdiği Amasra’da TTK, yangın söndürme köpüğü için ilan açtı

Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK), 42 madencinin ömrünü yitirdiği Amasra’da yeraltı kömür yangınlarını söndürmek için köpük almak üzere ihaleye çıktı. Facianın akabinde bu türlü bir ihale düzenlenmesi, TTK’nin elinde yeraltı kömür yangınını söndürmek için kâfi köpük materyali yok muydu sorusunu gündeme getirdi.

TTK Genel Müdürlüğü, yeraltı kömür yangınlarını söndürücü köpük konsantresi alımı için Kamu İhale Yasası kapsamında ilan yayınladı. “Açık usulle” gerçekleştirilecek ihale kapsamında 20 bin litre köpük konsantresi alınacak. İlanda, teslim yeri/işin yapılacağı yer olarak Amasra Taşkömürü İşletmesi Müessesi gösterildi. Teslim tarihi/işin müddeti 10 hafta olarak belirlendi. İhale ise 12 Aralık, saat 15.00’te gerçekleştirilecek. İhalede iştirakçilerin iş tecrübesini göstermek üzere doküman sunması koşulu da konuldu. Ayrıyeten taşeron çalıştırılmasına müsaade verilmesi durumunda isteklinin, alt yüklenicilere yaptırmayı düşündüğü işlere ilişkin teklifleri ve işlerin listesini de sunması gerekecek. İhaleye yabancılar da katılabilecek. Yerli malı teklif eden istekliye ihalenin tamamında yüzde 15 oranında fiyat avantajı uygulanacak. Öte yandan ilanda “iş deneyimi” istenmesi ve hangi işlerin taşerona yaptırılacağının listelenmesinin talep edilmesi, söndürme sürecinin de ihaleyi alan istekli tarafından yapılacağına işaret ediyor.

UYARI VAR TEDBİR YOK

Bartın’ın Amasra ilçesinde Türkiye Taşkömürü Kurumu’na ilişkin maden ocağındaki grizu patlaması sonucu 42 madencinin hayatını yitirdiği facianın üzerinden bir ay geçti.

Patlamaya ait başlatılan soruşturma kapsamında madencilerin “tanık” sıfatıyla verdiği tabirler ortaya çıktı. ANKA’nın ulaştığı tabirlere nazaran personellerden İbrahim Çamşul, arkadaşlarının “İşimden olurum” telaşı ile gerçekleri anlatmadığını söyleyedi.

İŞÇİ, “BURASI PATLAYABİLİR” DEMİŞ

İşçilerden Çamşul, “Arkadaşlar patlamadan birkaç gün evvel mühendislere ‘Gaz sızıntısı var, burada koku var, burası patlayabilir’ demişler. Buna karşın rastgele bir tedbir alınmadı” dedi. Emekçi Aydın Gündoğdu ise hayat odasına ait şunları söyledi: “Yaşam odası konusu Soma faciası sonrasında bir gündeme geldi fakat baktılar ki maliyeti yüksek sonrasında vazgeçildi.” Muhammet Şenyerli de “Yalnız yaklaşık bir, bir buçuk aydır bizim bulunduğumuz kotta bir metan gazı külfeti vardı, havalandırma yetersizdi, bunun için ekstra bir vantüp yapıldı, fakat buna karşın havalandırma kâfi değildi. Vefat eden arkadaşlarımın bir kısmının burada oluşan havalandırma ıstırabından kaynaklı nefessiz kaldığını düşünüyorum” diye konuştu.