28 Mayıs sonrası ne olur? Erdoğan’ın tekrar cumhurbaşkanı seçilmesi durumunda medyanın geleceği tartışılıyor

Gazetecilere ve medya kuruluşlarına uygulanan baskı AKP siyasetinin kıymetli bir kesimini oluşturuyor. Türkiye dünya basın özgürlüğü endeksinde her yıl geriye düşüyor. Hudut Tanımayan Gazeteciler’in hazırladığı dünya basın özgürlüğü endeksinde Türkiye 180 ülkeden 169’uncu sırada. CHP’nin gazetecilik kökenlvi milletvekili Utku Çakırözer’in son hazırladığı rapora nazaran ise geçen nisan ayında 28 gazeteci gözaltına alınırken 11’i tutuklandı. Gazetecilere ve medya kuruluşlarına açılan yüzlerce dava devam ediyor.

İkinci tıpta Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın tekrar seçilmesi durumunda gazeteciler ve medya kuruluşlarına baskının nasıl bir boyuta ulaşacağı soru işaretleri yaratıyor. Kamuoyunun inancını kazanmış usta gazeteciler Cumhuriyet’e Erdoğan’ın tekrar kazanması durumunda basın özgürlüğüne ait değerlendirmelerde bulundu.

“KEYFİLİĞİN ARTACAĞINI DÜŞÜNÜYORUM”

Halk TV program imalcisi İsmail Küçükkaya, AKP iktidarının 21 yılı geride bıraktığını hatırlatarak bu mühletin demokratik bir ülke için çok uzun olduğunu belirtti. Erdoğan’ın tekrar kazanması durumunda bu mühletin 26 yıla çıkacağının altını çizen Küçükkaya “Eğer Erdoğan yine seçilirse bu süreç 26 yıla uzayacak. Bunun demokratik sistem için kurumsal yapı için ve hatta Erdoğan’ın kendisi için olumsuz sonuçları olacağını düşünüyorum.

OTORİTER EĞİLİMLER UYARISI

Bu uzun yılların yıpratıcılığı kelam konusu olacaktır. Ben mevcut sistemde Meclis’in kontrol tesirinin azaldığını düşündüğümden Erdoğan tekrar kazanırsa keyfiliğin artacağını görüyorum. Sistem halihazırda kurumları yozlaştırdı ve kendisini şahısla özdeşleştirdi. Hasebiyle önümüzdeki 5 yılın Erdoğan’daki otoriterlik eğilimlerini artıracağına inanıyorum” değerlendirmesinde bulundu.

“DAHA FAZLA GAZETECİ HAPSEDİLEBİLİR”

Fox Haber Genel Yayın Direktörü Doğan Şentürk şöyle konuştu: “Ben Fox Haber genel yayın yönetmeyim tıpkı vakitte da Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) lider yardımcısıyım. Şu anki gidişattan kaygılıyım. Gazeteciler üzerinde bir baskı hissediyorduk. Devam eden bir baskı da var. Mevcut baskının ileri evresi ne olabilir?

“GAZETELER KAPATILABİLİR”

Gazetelerin kapatılması, daha fazla gazetecinin hapsedilmesi olabilir. Gazetelere sansür gelirse, geçmiş periyotlarda yaşandığı üzere yapılan haberlerden ötürü daha fazla gazeteci gözaltına alınır ve mahpusa atılırsa bunlar sürpriz olmaz. Yapılır mı yapılmaz mı bunu vakit gösterecek.

Kamuoyunun, Türkiye’nin bir an evvel olağanlaşması lazım. Medyanın da toplumun da toplumsal hayatın da olağanlaşması lazım.”

“MEDYAYA BASKI, KUŞATMA ARTACAK”

TELE 1 Genel Yayın Direktörü Merdan Yanardağ, “Son 11 yılı aşağı üst dinci faşizan totaliter bir rejim altında geçirdik. Seçimi tekrar Erdoğan kazanırsa İslamofaşist bir rejime yönelme mümkünlüğü yüksektir. Medya üzerindeki baskının, kuşatmanın artacağı ise kesin görünüyor. Lakin bunu dünyanın sonu üzere görmemek de lazım. Baskılara, gayrete alışkınız” diye konuştu.

“PİRUS ZAFERİ”

Haklarında açılan davaların münasebetlerinin gazetecilik faaliyeti olduğunu aktaran Yanardağ şöyle konuştu: “Erdoğan’ın kazanması bir ‘Pirus zaferi’ üzere de olabilir. Yani birçok mağlubiyetten beter ve kendileri bakımından yıkıcı sonuçlar doğuracak bir zafer. Kirli propaganda lisanı ve seçim kampanyası düşünülürse, Erdoğan ve AKP’nin yine kazanmasının nasıl bir sonuç yaratacağı da açıktır. Bu siyasal uğraş süreci içinde geniş bir demokratik ittifak oluştu, bunu korumak ve değerini bilmek lazım.”

“DAHA HOŞGÖRÜSÜZ BİR İDARE OLACAK”

Sözcü TV program imalcisi Fatih Portakal, “Eğer 28 Mayıs’tan sonra Erdoğan bir defa daha ülkeyi yönetme iradesini eline alacak olursa yalnızca medya açısından değil, bir çok alanda kendi idare zihniyetini uygulamaya çalışacaktır” dedi.

Cumhur İttifakı bileşenlerine de değinen Portakal, “AKP niyetini bir tarafa koyun bir de buna MHP’nin, Yine Refah’ın, az da olsa HÜDA PAR’ın istek ve isteklerini ekleyin nasıl olacağına siz karar verin. Yani daha hoşgörüsüz şeffaflıktan eser kalmamış, hesap vermeyen ve devamlı parmak sallayıp muhalif medyanın üzerinde bir egemenlik kurmaya çalışan yahut taşlayan idare usulü göreceğiz. Umarım 28 Mayıs dönüşümün tarihi olur” sözlerini kullandı. Portakal kelamlarını şöyle noktaladı: “Erdoğan kazanacak olursa toplum açısından sıkıntı günlerin, medya açısındansa daha sıkıntı günlerin olacağını düşünüyorum. Kendi adıma bu zorluklara artık alıştım. Benim için değişen bir şey olmayacak; durmak yok, yola devam.”